9 Ocak 2012 Pazartesi

X ilişkiler

X ilişkiler
Ahmet Sağırlı
Türkiye 10 Mart 2011

Hatırlar mısınız 4-5 sene öncesine kadar sabah akşam irticanın hortladığına dair yazılı ve görüntülü haberler çıkardı.
Laiklik hep tehdit altında olurdu.
Birden bire ardı arkası kesildi.
Artık ne irtica tehlikesi var ne de laiklik tehdit altında.

Bu işin mekanizması bugün artık meraklıları tarafından anlaşılabilecek hale geldi.
O yaygaranın ne için koparıldığı ayrı bir konu.. Nasıl koparıldığının anlaşılır hale geldiğini söylüyorum.

Önce bir merkezde nasıl bir hava oluşturulacağının kararı veriliyor sonra bu karara uygun haberler ve görüntüler üretiliyor, sonra bunlar medya ayağında abartılı şekilde daha doğrusu arzu edildiği şekilde değerlendiriliyor, sonra organize şekilde oluşturulan ortamdan herkes payına düşeni alıyor.
Kimi arada sıkışıp kalıyor, kimi olup bitenin farkında olmadan işin içine giriyor, kimi isyan ediyor, kimi provokatörlük yapıyor..
Oysa ne irtica tehlikesi var..Ne laiklik tehdit altında..

Adamlar bu kıskaçla 70 sene aralıksız bu memleketin sülük gibi kanını emmişler.
....

Mahmut Çetin’in Boğaz’daki Aşiret ve X ilişkiler kitaplarını bulabilirseniz okuyun.

Ben on sene, on beş sene önce okumuştum diyorsanız bu kadar sene sonra bir kere daha okuyun. Yeni şeyler farkedeceksiniz.

Ben tekrar okudum.. Kendime göre bir özet çıkardım.
Türkiye’de herşey Boğaz’daki Aşiret kitabında anlatılan ailelerin çevresinde dönmüş.

X ilişkilerdeki ailelelerin bir kısmı ise Boğaz’daki aşiretin hizmetinde bulunarak paye ve pay sahibi olmuş.

Hep birbirlerini kollamışlar.
Hep paslaşmışlar.
Uzun yıllar sanayi, medya, hatta inşaat, bankacılık bunlardan sorulur olmuş.
Taa Özal iktidarına kadar.
12 Eylülden sonra bunlar mevzileri tek tek kaybetmeye başlamışlar.
Burada tavuk mu yumurtadan yumurta mı tavuktan misali bir soru var:
Bunlar mevzilerini kaybettiği için bu dönüşüm başlamamış.. Türkiye’nin dönüştürülmesine karar verildiği için bunlar zaman içinde sıradanlaşmışlar. Bugün artık birkaç nesillik tecrübeleri ve geçmişte palazlanmış olmaları dışında hiçbir avantajları yoktur.
Eski metodlarla ekmek yiyemiyorlar.
Yerlerine yenileri yerleştirilecek muhtemelen.
Yine büyük ihtimalle yeniler bunlar gibi büyük ekseriyeti ile aynı kökten gelen nüfusun yüzde 85’ini köle gibi kullanan imtiyazlı ailelerden olmayacak.

Barajsız parlamento gibi toplumun her kesimini temsil eden ve milletine yabancı olmayan ailelerden oluşacak.

Ülke ekranlardaki görüntülerle örtüşecek.
Ekranlar değişecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder